Paylaş

Bankasurans Nereye Koşuyor?

Banka şubeleri kanalıyla sigorta ürünlerinin satılması yani “Bankasurans” ülkemizdeki üretim payını artırmaktadır.

Sosyal Medyada Paylaş

Banka şubeleri kanalıyla sigorta ürünlerinin satılması yani “Bankasurans” ülkemizdeki üretim payını artırmaktadır. 2000’ li yıllarının başında %10 olan bu pay, son beş yıllık üretim verilerinde %22’ lere ulaşmış durumdadır. Şu anda acentelerin önemli aktör olduğu sigorta sektöründe yapılan yorumlarda bankasurans kanalının gelecek yıllarda sektör üretiminin %50’sini oluşturacağı ifade edilmektedir.

Aşağıdaki tabloda 2015 yılı ve 2016 prim üretim kanalları payları gösterilmiştir. Tabloda görüleceği üzere acentelerin üretim payları şu anda %60 – %62 seviyelerinde gerçekleşmektedir. Acentelerin sigorta üretimindeki payı 90’lı yıllarda %75 – %80 seviyelerinde olduğu, 2000’li yıların başında bu oranın %65’lerde gerçekleştiği ve tabloda belirtildiği üzere son dönemde bu oranın %60’lara gerilediği görülmektedir. 2016 yılı üretiminde zorunlu trafik primlerinin %80 seviyesinde prim artışı sağlaması acentelerin 2016 yılında da oranlarını korumasında etkili olmuştur.

 

 

Geçen aylarda SBM’nin internet üzerinden tüm sigorta şirketlerinin trafik poliçe fiyatı veren sistemi geliştirmesinden sonra yaşanan “Acenteler bitiyor mu?” tarzındaki tartışmalar, hızlı değişen piyasa koşulları ve teknolojik gelişmelerin tüm dağıtım kanallarını ne kadar etkileyebileceğini gösteren önemli bir göstergedir.

Sigorta sektörünün 2016 yılı üretimi incelendiğinde, ilk on aylık gerçekleşen prim üzerinden yapılan tahmin sonucunda, yıl sonundaki prim üretim toplamının yaklaşık 40 milyar TL olacağı tahmin edilmektedir. Bu üretimle birlikte bir önceki yıla göre prim artış oranı %30 olarak gerçekleşecektir. Geçmiş senelerde bu artış ortalama %15-20 seviyelerinde olduğu düşünüldüğünde 2016 yılı sigorta sektörü için iyi bir yıl olduğu söylenebilir.

 

Kaynak: http://www.tsb.org.tr/resmi-istatistikler.aspx?pageID=909
Not: 2016 yıl sonu verileri ilk on aylık gerçekleşmeler üzerinden tahmini olarak hesaplanmıştır.

Bununla birlikte bu büyümedeki en önemli payın zorunlu trafik sigortasında meydana gelen fiyat artışı olduğu unutulmamalıdır. Zorunlu trafik prim üretimi ayrıştırılarak yapılan aşağıdaki veride ülkemizde sigorta prim artışının %16’larda kaldığı söylenebilir. Bu rakamdan enflasyon payını ayrıştırdığımızda da büyümenin çok iyi bir oranda gerçekleşmediği söylenebilmektedir. 2016’nın bütün sektörler için zorlu bir yıl olduğu düşünüldüğünde, sigorta sektörünün zorunlu trafik sigortası üretimi dışında küçük bir büyüme gerçekleştirme sağladığı söylenebilir.

Kaynak: http://www.tsb.org.tr/resmi-istatistikler.aspx?pageID=909
Not: 2016 yıl sonu verileri ilk on aylık gerçekleşmeler üzerinden tahmini olarak hesaplanmıştır.

Genel sigorta verileri dışında bankasurans kanalının üretim detaylı incelendiğinde ise banka kanalından üretilen sigorta priminin bir önceki yıla göre %27 oranında büyüdüğünü ve bu üretim artışında her yıl olduğu gibi, bu yıl da hayat branşının etkisi olduğu görülmektedir. Genel olarak banka kanalında üretilen primin % 45’ini hayat sigorta primi oluşturmaktadır. İkinci sırada %15 oranıyla, krediye konu konut ve işyeri rehinlerine düzenlenen DASK ve konut paket poliçeleri gelmektedir. Bunun dışında TARSİM poliçeleri, makine, inşaat ve hırsızlık poliçelerinin bulunduğu, genel zararların oranı %14 olarak gerçekleşmektedir. Bankaların araç rehinleri için düzenlediği kasko poliçeleri %7, ve herhangi bir kredi teminatı sağlamadan oluşturduğu zorunlu trafik poliçesi prim payı ancak %3’tür. Banka kanalında zorunlu trafik sigortası artışı bir önceki yıla göre %150 olmasına rağmen, toplam sigorta prim üretimindeki payı ancak %2 den %3 e yükselebilmiştir.

Kaynak: http://www.tsb.org.tr/resmi-istatistikler.aspx?pageID=909
Not: 2016 yıl sonu verileri ilk on aylık gerçekleşmeler üzerinden tahmini olarak hesaplanmıştır.

Bu anlamda ülkemizde tüm sigorta priminde önemli katkısı olan, fakat hasar prim oranın yüksek olduğu, kasko ve zorunlu trafik poliçesinin acentelere göre, banka kanallarında çok düşük üretimi yapılması dikkat çekicidir.

Türkiye’de kasko ve trafik sigorta üretiminin %90’ı acenteler tarafından oluşturulmaktadır. Bankaların tüm prim üretiminde kasko ve trafik branşlarında üretim oranları %4 olarak gerçekleşmektedir. Kasko ve trafik poliçesi üretimi toplam sigorta primi üretimin %70’ini ifade etmekte olup hasar primi oranı yüksek olan bu branşlarda, sigorta üretiminin bu şekilde yüksek olması sigorta sektörünü düşük kârlarda çalışmasına neden olmaktadır. Son yıllarda sigorta şirketleri kasko ve trafik branşları dışında üretim sağlamak için önemli çalışmalar yürütülmekle birlikte bu konuda henüz başarı sağlanamamıştır. Bu anlamda bankasurans kanalıyla oluşturulan sigorta üretimleri sigorta şirketlerinin kârlarını arttırıcı etki yaratmakta ve sigorta şirketleri bankasurans kanalına daha çok ilgi göstermektedir.

Özellikle Avrupa Sigorta Sektörü incelendiğinde bankasurans kanalı yapısının önemi ortaya çıkmaktadır. Avrupa Sigorta sisteminde lokomotif etkisi olan ve sigorta şirketlerinin kârlılığına olumlu katkısı olan hayat poliçeleri Avrupa’da toplam sigorta priminin %50-%60’ına tekabül etmektedir. Bu oran ülkemizde ancak %10-%12 seviyesinde gerçekleşmektedir.

Bankalar, banka sigortası üretimleriyle hem krediye konu teminatlarını veya kredi kullanan müşterilerini sigorta ettirerek risklerini azaltmakta hem de “bankacılık hizmet gelirlerini” önemli ölçüde arttırmaktadır. Bankasurans’ın ülkemizdeki gelişiminde bu iki faktör de etkilidir. Bu faktörlerden birincisi; 99 yılı İzmit, Düzce depremiyle, kredi risklerinin açıkta kalabileceğinin görülmesi ve ikinci faktör de 2002 yılından sonra gelişen ekonomik süreçle birlikte daralan faiz, kâr payı oranlarının bankaları çapraz satış kanallarına yönlendirmesidir. Bu sayede bankalar düşen kârlarını arttırmak amacıyla sigorta ürünlerinin satışına yönelmiş, ve bankasurasın daha da fazla gelişimi sağlanmıştır.

Bugün ülkemizde düzenlenen hayat poliçelerinin %80’inin bankalar tarafından düzenlenmekte ve bu poliçeler krediye bağlı olarak düzenlenip müşteriye sunulmaktadır. Banka sektöründe bireysel kredilerin azaldığı dönemde, (2014 yılında) hayat sigortaları üretimi de azalmakta ve üretim düşmektedir. Bankalar verdikleri krediler dışında, krediye bağlı olmayan hayat, ferdi kaza, sağlık, konut sigortaların satışını arttırması halinde ilerleyen dönemlerde %20’lik üretim payının %50’ye gelmesi mümkün hale gelebilecektir.

Bankaların yaygın müşterine yine gelişmiş veri tabanı, teknolojik altyapı, kaliteli insan kaynaklarıyla sigorta satışını yapması geleneksel sigortacılık şirketlerine göre, yüzde 30-50 oranında daha düşük maliyet ve önemli bir üretim artışı sağlamaktadır. Özellikle yeni nesil bireysel müşterilerin genel tüketim alışkanlıklarının internet ve web tabanlı servislere yöneldiği düşündüğümüzde gelecek yıllarda sigorta satış kanalları arasında bankaların etkilerini önemli şekilde arttıracakları düşünülmektedir.

BES sistemindeki gelişmelerde bankasurans sistemini olumlu yönde etkilemektedir. 2017 yılında devreye girecek “Otomatik Katılım Sistemi” ile bankalardaki müşteri verisi artacak ve müşteri veri analizi çalışmalarıyla yeni sigorta satışı fırsatları oluşturulacaktır.

Bu veriler ışığında gelecek yıllarda bankasurans kanalında üretimin daha artacağı ve sigorta sektörünün kârlılığını arttıracak birçok ürünün bankalar tarafından müşterilerine sunulacağı düşünülmektedir. Güven unsurunun çok önemli olduğu sigorta sektöründe bankanın güçlü altyapısı, yetişmiş insan kaynakları, ATM, XTM, çağrı merkezi benzeri müşteriyle buluşma kanalları ve internet üzerinden sunduğu ürün satış imkanları bankasurans üretimini daha çok artıracaktır.

YUNUS EMRE YAZICIOĞLU

TÜM YAZILAR